Sokrates’e: Otuz Zalimler seni ölüme mahkûm ettiler, dedikleri zaman: Doğa da onları!  “ demiştir.

Çok doğru bir söz söylemiş.  Evren ne sizin nede benim hatırım için bu döngüsü değiştirmeyecektir. O nedenle hem kendi, hem de yakınlarımızın ölümünü kabul etmemiz gerekiyor. Çünkü ölmek, varoluşumuzun koşuludur.  Canlılar Doğar büyür, yaşar ve ölürler.

Doğa bizi uyarıyor ve bize diyor ki: Bu dünyaya nasıl geldiyseniz, öylece çıkıp gidin.  Ölüm Evrenin varlık düzeninin ve hayatın koşullarından biridir. Evren bu düzeni bizim için değiştirmeyecektir. O zaman yine Montaigne’nin dediği gibi “Ölümden hayata geçerken duymadığınız kaygıyı, hayattan ölüme geçerken de duymayın. Montaigne “Ölüm uzun ömürle kısa ömür arasındaki ayrımı kaldırır çünkü yaşamayanlar için zamanın uzunu kısası yoktur.  Ölümünüz varlık düzeninin, dünya hayatının koşullarından biridir.

Koro halinde “eğitim şart “diyoruz. Aklın ve bilimin yolu olmadan dogmalarla yol alan eğitimli kişileri gördükçe şaşkına dönüyoruz.  Bu niteliğin tek başına bir anlam ifade etmediğini gözlemliyoruz. Sürüngen beynin emirlerine uyan insanların,  mantıklarına hitap ederek onları etkilemek, bilimsel olarak mümkün değildir.

Hayal eden, merak eden, araştıran, okuyan, çalışkan, sorgulayan eğitimli, aydın ve ileriye doğru hayallerine sıkı sıkıya bağlı neslimiz gelecek adına umut vaat etmektedir.

Hayata gözünü açan insan yavrusu “bebekler”, belli bir eğitim süreci geçirdikten sonra insanlaşır. Bunu başaramayanlar insan değil, canlı olarak yaşama veda ederler.

Büyük Kaybımız

Aslında her ölüm hayatın yarım kalmasıdır. Kaç yaşında olursak olalım öldüğümüzde yarım kalır hedeflerimiz ve hayallerimiz…

Hayat işte…

Birincilik, ikincilik ve mansiyon ödülleri sahibi, ülkeye birçok mimari eser bırakan, aydın, çalışkan ağabeyim ÖNER İLHAN’ı amansız hastalık bizden kopardı. Ülkemiz için önemli mimarlarından birini aldı.

Birçok daha yapacak hayali projeleri vardı. Onun hayallerini hedeflerini bizzat kendisinden dinleyip öğrenince, hayatların ve hayallerin nasıl yarım kaldığını gördüm. Onun hayallerine tanık olduğum için kendimden çok, ülkem için, içim acıyor.

Son zamanlarda  maalesef ülkemiz, hatta dünyamız çok zor bir dönemden geçiyor. Bu zor zamanlarda abimin hastalığının her aşamasında yanında olan ve son istirahati Asri mezarlığına gelerek, bizi yalnız bırakmayan, abimin içinde çalışmak ve emekli olmaktan onur ve gurur duyduğu TÜMAŞ TÜRK MÜHENDİSLİK MÜŞAVİRLİK VE MÜTEAHHİTLİK A.Ş. yönetici Yönetim Kurulu Başkanı F. ZAFER HEPERLER ve abimin her aşamasında yanında olan ve destek veren, Genel Müdür EMRE TÜZÜMEN ve çalışanlara, gösterdikleri ilgi ve alakaları için sonsuz minnet duygularımızla teşekkür ediyoruz.

Bizlere gösterdikleri kadirşinas ilgi ve alakalarıyla, bizi yalnız bırakmayan BENDİS HOLDİNG A.Ş. sahibi SAYIN BİRDİ ENSARİ sonsuz minnet duygularımızla teşekkürlerimizi sunuyoruz.

Öğretim görevliyi yaptığı dönemden öğrencilerine, Türk eğitim vakfına bağış yapan ve çelenk gönderen dostlarına, CAN VE ALP İLHAN iş ve yakın arkadaşlarına sonsuz teşekkürlerimizi iletiyoruz.

Taziye ve tesellilerini ileterek acımızı paylaşan, zor günümüzde bizlere manevi destek ziyaretinde bulunan, mesaj gönderen, telefonla başsağlığı dileyen, internet aracılığı ile mesajını ileten, definden önce ve sonra taziyemize gelip acımızı paylaşan, akrabalarımıza, yakın dostlarımıza, okul arkadaşlarıma, komşularımıza şahsım ve ailemiz adına çok teşekkür ederim.

Pandemi nedeniyle az kişi olacağımızı düşünürken, kalabalık olduğumuzun farkındayım. Alanın geniş olması ve bizden başka kimselerin olmaması nedeniyle belirli mesafeye dikkat ederek, bizzat cenaze namazına katılan ve gösterdikleri kadirşinas ilgi ve alakalarıyla, bizi yalnız bırakmayan tüm dostlarımıza, Şahsım ve ailem adına çok teşekkür ederim.

İLHAN AİLESİ