AYM “Bu suça ortak olmayacağız” başlıklı bildiriyi imzalayan akademsiyenlerin cezalandırılmasının “hak ihlali” olduğuna karar verdi.
Anayasa Mahkemesi (AYM) “Bu suça ortak olmayacağız” başlıklı bildiriyi imzalayan 10 akademisyenin cezalandırılması hakkında “hak ihlali” kararı verdi. Kararın yüzlerce akademisyen için emsal olacağı bildirildi.
Yüksek Mahkeme’nin kararına göre, bildiriye imza attıkları için “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla ceza alan Barış Akademisyenleri’nin ifade özgürlükleri ihlal edildi. Kararı değerlendiren avukat Arın Gül Yeniaras, “Barışın desteklenmesinin suç olmadığını gösteren bir karar verildi” dedi.
Yüksek Mahkeme’nin kararını BirGün’e değerlendiren dava avukatı Yeniaras, “Barış bildirisine imza atmanın suç olmadığı ortaya çıktı. Müvekkillerimiz terör örgütü propagandası yapmak suçundan çeşitli hapis cezaları almıştı. Şimdi bu karar tüm akademisyenler için emsal olacaktır” dedi.
Tehdit Edildiler
İfade özgürlüğünün toplumun genelini rahatsız edecek bütün ifadeleri bir hak kapsamında koruduğunu ifade eden avukat Yeniaras, “AİHM içtihatına ve yasalara göre iktidar, en yüksek dozdaki eleştirilere katlanmak zorundadır. Ama buna rağmen mesleklerinden oldular ve yargılanmaya başladılar. Müvekkillerimiz bu nedenle çok zarar gördü. Komşularına, esnafa, yolda yürürken yanından geçenlere karşı onların hoşuna gitmeyecek düşüncelerine karşı tehdit altında oldular. Beraat talebimizin dayanağı buydu ve AYM de bu yönde bir karar verdi” ifadelerini kullandı.
Beraat Etmeliler
AYM kararının “nefes aldırıcı bir karar” olduğunu ifade eden Yeniaras, önümüzdeki döneme ilişkin şu değerlendirmeleri yaptı: “Karar elbette üç yıldan fazla süredir devam eden çok ağır haksızlıkların yaşandığı bir süreçte nefessiz kalan bir topluma bir hava kanalı açmıştır. Sadece akademisyenlere değil bu toplumda yaşayan herkese hukuku hatırlatmıştır. AYM, bu kararı yerel mahkemelere gönderecek. Bu akademisyenler yeniden yargılanacak. Ayrıca, geri kalan yüzlerce akademisyen de aynı iddianamelerle yargılandıkları için onlar için de bu karar geçerli olacak. Barışçıl bir söylem nedeniyle yargılanan akademisyenler artık beraat etmeliler.”
Ciddi Bir Hukuksuzluktu
BirGün’e konuya ilişkin konuşan KESK Eş Genel Başkanı Aysun Gezen, “Öncelikle dava süreçlerini hepimiz takip ettik. Aynı bildiriden dolayı farklı mahkemelerde; çok farklı cezalar, uygulamalar vardı. Bunların hepsini ortadan kaldıracak olması ve aslında hiçbir şekilde suç teşkil etmeyen bir iddianameye bile dönüşmemesi gereken, düşünce ve ifade özgürlüğünün, akademik özgürlüğün bir gereği olan bildiriye karşı zaten davaların açılması, ciddi bir hukuksuzluktu” dedi.
“Bir çok durumda barış akademisyenlerine yönelik; sadece karalama kampanyaları, tehditler, kapı işaretlemeler, linç girişimi gibi olayların yanı sıra 400 kişiden fazla akademisyen işinden edildi” diyen Gezen, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bildiriye imza atan barış akademisyenleri; akademik özgürlüğün, düşünce ve ifade özgürlüğün gereklerini yerine getirmişlerdir. Bu ülkenin sorunlarına kayıtsız kalmadılar. Bu ülkenin sorunlarının çözülmesi için çağrı yaptılar, inisiyatif aldılar. Meselenin hukuki takipçisi olacağız.”
Haber: Birgün Gazetesi / Hüseyin Şimşek