Bugun...


Dr. Abdullah Köktürk

facebook-paylas
Ben Yaptım Oldu Cumhuriyeti
Tarih: 26-08-2020 22:52:00 Güncelleme: 26-08-2020 22:52:00


 

Son günlerde barolar üzerinden başlayan bir tartışma bize Türkiye’de sistemin büyük bir çıkmazda olduğunu gösterdi. Okulların olması eğitim sisteminin olduğunu göstermez ise, mahkemelerin olması da adalet sistemin olduğunun ispatı değil. Aynı şekilde meclisin ve seçimlerin olması da demokrasinin olduğunu göstermiyor.

 

Türk siyaseti neredeyse 40 yıldır büyük bir sığlık içinde. 12 Eylül’ün siyaset sisteminde açtığı gedik bir türlü kapatılamadı.  12 Eylül’de rejim nasıl ki ‘Evren Cumhuriyeti’ne dönüştü ise, bugün de sistem ‘Ben Yaptım Oldu Cumhuriyeti’ne kolayca dönüşüyor.

 

Oysa ki Türkiye Cumhuriyeti binlerce yıllık devlet geneneği üzerine kurulmuştur. Neredeyse bin yıl önce Yusuf Has Hacip (1017-1077) tarafından yazılan Kutadgu Bilig’de memleketin dirlik ve düzenlik içerisinde bulunmasının bilgili ve kararlı yöneticilerle mümkün olduğu belirtilmiştir. Yine kitapta, devletin huzur ve refahının yöneticilerin iyi kanunlar koyması ve bu kanunlara uyulması ile sağlanacağı sıklıkla vurgulanmıştır.

 

Kutadgu Bilig ile aynı dönemde devlet yönetimi üzerine yazılan bir diğer eser de Nizamü’l Mülk (1018-1092) tarafından yazılan Siyasetname’dir. Devlet yönetiminin esaslarının anlatıldığı kitapta devlet işlerinde liyakata yer verilmesine dikkat çekilmektedir.

 

9. yüzyılda yaşayan Farabi de Medinetül Fazıla (Faziletli Şehir) adlı eserinde yine yöneticilerin özelliklerinden ve devlet yönetiminden bahsetmektedir.

 

Bu topraklarda devlet kuranlar ayrıca İbni Haldun, Maverdi gibi devlet üzerine çalışmalar yapanlardan etkilenmiş ve onların düşüncelerinden yararlanmışlardır.

 

Butün bu eserlerde ortak nokta yöneticilerin adaletli olması, işin ehline verilmesi ve kanun hakimiyetinin sağlanmasıdır.

 

Uzun süredir bu ülke, yukardaki eserlerin de içinde olduğu devlet birikimine sahip olmayan idareciler ile yönetilmektedir. Günlük esen rüzgarlara göre kanun hükmünde kararnameler ya da genelgeler  yayınlanmakta, bunlar da çoğunluk, ya anayasaya ya da evrensel hukuk ilkelerine ters maddeler içermektedir.

 

Devlet kanun hükmünde kararnameler ile yönetilemez. Sokağa çıkma yasağı, sarayda otururken akla gelip medyaya yapılan açıklamalar ile yürürlüğe konamaz. Adalet bir devletin temelidir. Yöneticilerin adaletli olmadığı düşünülen bir devlette dirlik ve düzenlik sağlanamaz. Savunma hakkının bulunmadığı bir hukuk düzeninde adaletin sağlanması da zaten mümkün değildir.

 

Devlet, işlerini kanun, yönetmelik, tüzük ve genelgeler ile yürütür. Hiçbir kimse veya organ kaynağını Anayasadan almayan bir devlet yetkisi kullanamaz. Kullanmaya kalkarsa o devlet ‘Ben Yaptım Oldu Cumhuriyeti’ haline gelir.

 

Bu yazı 25.06.2020 tarihinde www.eskimiyen.com da yayınlanmıştır.

 



Bu yazı 9974 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ

AKP Nasıl Kazanıyor?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
YUKARI