Bugun...


Dr. Abdullah Köktürk

facebook-paylas
Erbaş Neyin Başı?
Tarih: 30-10-2021 12:33:00 Güncelleme: 30-10-2021 12:33:00


 

Bir emekli astsubay arkadaşımın oğlu Gebze Teknoloji Üniversitesi’ni kazandı. Oturduğu şehrin dışında olduğu için Gebze civarında yurt arayışına girdi.

 

Gebze Muallimköy’de bulunan ve 2020 yılında pandemi hastanesine daha sonra da karantina merkezine çevrilen Kredi ve Yurtlar Kurumu’na (KYK) bağlı öğrenci yurdu öğrenci kabul etmediğinden (yurt zaten hasarlı ve kolonlarında çatlaklar bulunuyor) öğrenci velisi arkadaşımız dini vakıf yurtlarına yöneliyor.

 

Devlet Öğrencileri Tarikat Yurtlarına Yönlendiriyor

 

Veli devlet yurdu bulamadığından, okula yakın ancak dini bir tarikatın yönettiği Aziz Hüdai Vakfı Yurdu ile görüşüyor. Yurt müdürü “yurdumuzda sabah namazıyla hayat başlıyor, tüm vakitler kılınıyor, sonra dini toplantı ve konferanslar muhabbetler devam ediyor, yer yok ama oğlunuz bunları da yapacaksa yardımcı oluruz” diyor. Öğrendiğimize göre; devlet bu yurda öğrenci başına ayda 700 TL yatırıyor, ayrıca yurt öğrencilerden 500 TL daha alıyor. Toplam 1200 TL yani. Oysa ki, KYK yurtlarında 2021 fiyatları aylık 230 ila 390 TL arasında.

 

Devlet kendi yurdunu kapalı tutup öğrencileri tarikat yurtlarında kalmaya zorladığı gibi, kendisi yeni yurtlar açıp öğrencilere ucuz kalma imkânı sağlayacağına bu tarikat yurtlarına öğrenci başına ayda 700 TL destek oluyor.

 

Yine öğrendiğimize göre, başka yerlerde de KYK yurtlarına tarikat referansı olmayan birinci sınıf öğrencileri alınmayarak, tarikat yurtlarına yöneltiliyor. Daha üst sınıf öğrencilerinin KYK yurtlarına alınması da tarikat yurtlarından alınan referanslara göre oluyor. Yani tarikata katılmadığınızda KYK yurtlarında kalmanız zora giriyor.

 

Diyanet İşleri Başkanlığı, 7 Bakanlıktan Fazla Bütçeye Sahip

 

2020 Yılında 11.5 Milyar TL bütçe kullanan Diyanet için 2021 yılında 12.9 milyar TL ödenek ayrılmış durumda. Diyanet İşleri Başkanlığı, gelecek yılki 16.1 milyar liralık bütçesiyle 17 bakanlıktan yedisini geride bırakacak. İçişleri Bakanlığı’ndan dahi fazla bütçesi olan Diyanet’in bu kadar bütçe ile ne yaptığı soru işareti olarak duruyor.

 

Cumhuriyetin ilk kurumlarından biri olarak, 3 Mart 1924 tarihinde, İslâm dininin inançları, ibadet ve ahlâk esasları ile ilgili işleri yürütmek, din konusunda toplumu aydınlatmak ve ibadet yerlerini yönetmek amacıyla olarak kurulan Diyanet İşleri Başkanlığı bugün laik devletin temellerine zarar veren bir kuruma dönüşmüş durumda.

 

Son olarak Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, “İnanç, insan ile Allah arasında olsun, evine ve ticaretine, siyasetine, adaletine, yansımasın diye ortalığı ayağa kaldırıyorlar” diyerek din ve devlet işlerinin ayrı olmasına karşı olduğunu belirtti.

 

Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli niteliklerinden olan laikliğe karşı bu açıklamalar Diyanetin miadını doldurmakta olduğunu gösteriyor

 

Diyanet Kapatılsın Oraya Giden Paralar Öğrencilere Yurt Yapımında Kullanılsın

 

KYK Yurtlarında aylık 230 TL ye öğrenci barındırılabildiğine göre, 9 aylık bir süreçte bir öğrencilerden yaklaşık 2.000 TL alınmakta. 16.5 Milyar devletin temel niteliklerine zarar veren bir kuruma dönüşmeye başlayan Diyanet yerine öğrencilerin barınmasında kullanılsa, 8 milyon 250 bin öğrencinin yurtlarda bedava kalması sağlanabilir. Bu kadar öğrenci yurtlarda kalmayacağı için yurtlarda kalan öğrencilerin barınma yanında, yemek masrafları da karşılandığı gibi, ceplerine harçlık da konulur.

 

Devlet kendisine zarar vermeye başlayan bir kuruma çeki düzen vermek veya kapatmak zorundadır. Çok yüksek paraları kullanıp hiçbir faydası olmayan bu kurumu kapatmak en doğru çözüm olacaktır.

 

Cumhuriyet Devletinin Çimentosu Diyanet Değil, Laikliktir

 

Atatürk ve arkadaşlarının kurduğu Cumhuriyet, halifeliği bünyesinde barındıran padişahlığın kullarından onurlu ve eşit yurttaşlığı oluşturduğu için laiktir. İslam dininin ümmetinden, dinine bakmadan tasada kıvançta ortak bir millet yarattığı için laiktir. Yine Cumhuriyet, devletin yönetimini dini esaslardan ayırdığı, din ve devlet işlerini ayırdığı için laiktir. Diyanet İşleri Başkanlığının 1924’te kurulması bile bu amaca yöneliktir. Yine yapılan devrimler ile laiklik perçinlenmiş dini eğitim kontrol altına alınarak eğitim birliği sağlanmıştır.

 

Bugün Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın açıklamalarından laikliğin tehlikede olduğu ortaya çıkmıştır. Bir sonraki aşamada, devletin dini esaslara göre yönetilmesi istenecek gibidir. Diyanet İşleri Başkanı gibi değil de, lailklik karşıtlarının başı gibi davranan Ali Erbaş’ın, bu açıklamaları kendi başına yapmadığı, yukarlardan icazetle yaptığı düşünülmektedir.  Son yaşananlara bakılarak görülüyor ki, Türkiye Cumhuriyeti’nin çimentosu din veya diyanet değil laikliktir.

 

Bu yazı 17 Eylül 2021 tarihinde https://eskimiyen.com/erbas-neyin-basi linkinde yayınlanmıştır.



Bu yazı 9777 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ

AKP Nasıl Kazanıyor?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
YUKARI