Bugun...

Dr. Abdullah Köktürk

48 Yıldır 12 Eylül

Tarih: 12-09-2019 15:47:00 Güncelleme: 20-09-2019 09:04:00

Bu gün 12 Eylül askeri müdahalesinin 39. yılı.

Ancak 12 Eylül bir güne sığacak bir olay değildir. 12 Eylül, 1971 askeri müdahalesi sonrası, 71-73 ara döneminde sanayi burjuvazisinden gelen başbakan ve bakanlarla kurulan teknokrat hükümetleri dönemi ile başlayan ve İhracata Yönelik Sanayileşme adı verilen yeni birikim modelinin 24 Ocak Kararları ile yürürlüğe konması ile bu modelin normal sivil hükümetlerle ve demokratik bir rejimde yürümeyeceği görülerek, 12 Eylül Darbesi ile yeni birikim rejiminin işlemesini kolaylaştıran ve bir çok yönü günümüzde de devam eden bir sürecin adıdır.

Her ne kadar darbeyi yapan cunta anarşi ve terörü önlemek için bu müdahaleyi yaptıklarını söylese de, amaç yeni birikim rejimine uygun olarak emeği baskılamaktır.

12 Eylül’den sonra eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli oramiral Bülent Ulusu başkanlığında kurulan hükümette, 24 Ocak Kararlarının uygulayıcısı Turgut Özal’ın başbakan yardımcılığına getirilmesi ve bizzat başbakan Ulusu tarafından TÜSİAD üyelerinden istenen bir çok şirket yöneticisinin yeni hükümette bakan olarak yer alması bu müdahalenin hangi amaçlar için yapıldığını göstermektedir.

Müdahaleden sonra Vehbi Koç’un TÜSİAD’ın görüş ve isteklerini ileten bir mektubu darbenin lideri Kenan Evren’e göndermesi ve mektuptan bir hafta sonra Milli Güvenlik Konseyi’ni (MGK) ziyaretinde Vehbi Koç’un beş sayfalık bir öneriler notu iletmesi , darbeden sonra tüm derneklerin kapatılıp faaliyetlerinin yasaklanmasına rağmen TÜSİAD’a dokunulmaması müdahaleden sonra politikaların rakipsiz olarak büyük sanayici ve işadamları tarafından yönlendirileceğini göstermiştir.

1982 Anayasası ile, 12 Eylül 1980’den itibaren süregelen temel hak ve özgürlüklerin üzerindeki kısıtlamalar kalıcı hale getirilmiş, siyasi parti faaliyetleri kısıtlanarak, siyasi partilerin dernekler, sendikalar, vakıflar ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile işbirliği yapmaları ve sendikaların da siyasi faaliyetlerde bulunmaları yasaklanmış, üniversitelerin özerkliği kaldırılmış, düşünceyi açıklama ve yayma özgürlüğü, bilim, sanat, ve basın özgürlüğü kısıtlamış dernek kurma özgürlüğü daraltılmış, siyasi partilerin genel seçimde meclise temsilci sokabilmesi için ülke genelinde yüzde on barajını aşmaları koşulu getirilerek, seçmen oylarının meclisin sandalye dağılımına yansıması engellenmiştir. 

Ekonomi-politik yönleri ile "12 Eylül" 48 yıldır sürmektedir. Önümüzdeki yıllarda ülkeye özgürlüklerin gelmesi ve emekçilerin önündeki engellerin yok olması dileği ile..

Bu yazı 19051 defa okunmuştur.